Beyniniz Size Kilo Aldırıyor!

Kilo sorunu ile başa çıkmak aslında zor değil. ‘Kilo almak, vermekten daha zor!’ dediklerinde fazla kilosu olan insanların kulağına bu, komik ve saçma geliyor. Aslında doğru! 

Kilo vermek istediğimizde farkında olmadan beynimiz sürekli bizi yemek yeme düşüncesine itiyor. Kahvaltıda az yemeye çalıştığınızda, kahvaltı yaparken diğer öğünde ne yiyeceğinizi hayal etmeye başlıyorsunuz ve bu döngü diğer öğünlerde de kendini tekrar ederek devam ediyor. Beyniniz aslında sizinle oyun oynuyor ve kilonuz takıntı haline gelmeye başlıyor. Kilo almaya çalışan insanların ise yemek yeme duygusu, böylesine beyinlerine işlemediği ve haliyle midelerin küçüklüğü orantısı ile de ilişkili olarak kilo almaları bir hayli zorlaşıyor. 

Kiloyu takıntı haline getirmemeniz için beyninizdeki kalıpsal zayıflık ölçülerini silin. Zayıflık ölçütünüz bireysel olsun. Size yakışan kiloda, sağlıksal değerlere uygun olarak, kalın.

Doğru beslenme alışkanlığını sadece güzel bir fizik için değil, güzel ve sağlıklı bir cilt, ve sağlıklı bir hayat için edinin.

 Zayıflama isteği ile mankenlere bakmaktan vazgeçin. Dergilerdeki düzgün fizikli (manken ölçülerindeki) kadınlara bakıp onlar gibi olma isteği; beyninizde kilo vermeyi bir takıntı haline dönüştürebilir.

Acıktığınızda açın buzdolabını ya da acıktığınızda öğününüzü yiyin. Yemek yeme duygusu beyninizde en sık düşünülenler arasında yer etmesin.

Beyniniz mi, mideniz mi aç? Bu soruya doğru cevap verdiğinize emin olun. 

Açlık hissi,karışık ve çok sayıda duygunun kesişme noktası. Açlık hissini duygusal ve fiziksel açlık olmak üzere kategorilendirebiliriz. Duygusal açlıkta beynin emirleri, fiziksel açlıkta ise midenin talimatları ön plandadır. Duygusal açlıkta beyin size ‘çikolata al, canım çikolata çekti’ diye ısrar ederken, fiziksel açlıkta mideniz guruldar, enerjiniz azalır hatta başınız bile ağrıyabilir.

Beyniniz açlık ile susuzluğu birbirine karıştırabilir. Bu yüzden acıktığınızda önce bir bardak su için. Açlığınız devam ediyor ise sağlıklı bir öğün ile devam edin. 

En önemlisi ise kendinizi sevin!